´Proje Okulları Yönetmeliği´nin en çok etkilediği köklü okullar arasında yer alan Vefa Lisesi, Kadıköy Anadolu Lisesi, İstanbul Erkek Lisesi ve Bornova Anadolu Lisesi mezun dernekleri tarafından 9 Kasım 2016 tarihinde Şişli (Cemil Candaş) Kent Kültür Merkezi’nde Banu GÜVEN moderatörlüğünde, Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Koordinatörü Dr. Meral APAK, İstanbul Erkek ve Vefa Liselerinin eski müdürü, TEVDAK Genel Sekreteri Dr. Sakin ÖNER ve Kadıköy Maarif Koleji ve Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği geçmiş dönem başkanı Av. Argun EĞMİR’in konuşmacı olarak katılımlarıyla düzenlenen “Her Yönüyle Proje Okulları Yönetmeliği” panelinde;
· Eğitim Bilimi açısından Proje Okulları Yönetmeliği
· Akademik açıdan Proje Okulları Yönetmeliği
· Milli Eğitim Bakanlığı politikaları, uygulamaları ve nitelikli eğitmenlerin yetiştirilmesi
· Geçmişten günümüze köklü okullar, okullarda farklılaştırma
· Proje Okulları ile ilgili amaç-hedef ve uygulamadaki çelişkiler
· Köklü okullar, camialar ve gelenekler kapsamında sivil toplumun eğitime katkıları
· Milli Eğitim´de öğretmen ve yönetici atamaları
· Hukuki açıdan Proje Okulları Yönetmeliği
konuları tüm boyutları ile ele alınmış, yapılan değerlendirmeler ile Proje Okulları Yönetmeliği’nin uygulamada doğurduğu sıkıntılara ve yol açacağı olumsuzluklara dikkat çekilerek, çok sayıda mezun, veli ve eğitimciden oluşan dinleyicilerin de soru ve görüşleriyle katkıda bulundukları öneri ve tespitlerin kamuoyuyla paylaşılması kararlaştırılmıştır.
Milli Eğitim mevzuatına ilk kez 01.03.2014 tarihli ve 6528 sayılı yasa ile giren“Proje Okulları” kavramı ve 1 Eylül 2016 tarihinde Resmi Gazete´de yayınlanarak yürürlüğe girdiği günden bu yana çeşitli tartışmalara ve tepkilere konu olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği’nin, özellikle köklü eğitim kurumlarını fazlasıyla etkilemesi sonucunda her biri “Proje Okulu” olarak ilan edilmiş olan İstanbul Erkek Lisesi, Vefa Lisesi, Bornova Anadolu Lisesi ve Kadıköy Anadolu Lisesi mezun dernekleri bir araya gelerek 11 Ekim 2016 tarihinden itibaren ortak hareket etme kararı almışlardır.
"Birlikte Daha Güçlüyüz" diyerek bir araya gelen mezun derneklerinin ortak hedefi, her biri tarihe uzanan, derin kökleri ve değerleri olan okullarımızın öğretim kalitesinden, laik ve bilimsel temellere dayanan eğitim ilkelerinden, öğretmen atamalarında bulunması gereken objektif liyakat kriterlerinden ödün verilmemesini sağlamak için çalışma ve girişimlerde bulunmaktır.
Sürecin başından beri uygulamanın getirdiği kaos ortamı neticesinde, öğretmen, öğrenci ve veli mağduriyetleri yaşanmış; yönetmeliğin iptaline ilişkin sendika ve tarafların açmış olduğu davalara rağmen "Proje Okulları"na ilişkin Yönetmeliğinin Geçici 1. maddesine göre, sekiz yıllık görev sürelerini tamamlayan öğretmen ve yöneticilerin, bulundukları okullardaki görevleri sona erdirilmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hususların bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunulması öngörülmüştür:
1- 1 Eylül 2016 tarihinde Resmi Gazete´de yayınlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği´nde birçok düzenleme yer almakla birlikte; ilk olarak uygulamaya alınan Geçici 1. maddeye göre, sekiz yıllık görev sürelerini tamamlayan öğretmen ve yöneticilerin, bulundukları okullardaki görevleri sona erdirilerek başka okullara atanmaları konusu ön plana çıkarılmış ve kamuoyu algısında rotasyon, öncelikli konu haline gelmiştir.
2- Bu yönetmeliğin kamuoyunda, akademik çevrelerde, ilgili taraflarca görüşülmeden ve tartışılmadan, tam da öğretim yılının başladığı haftada uygulanmaya konması, doğal olarak tüm proje okullarında bir belirsizliğe neden olmuştur.
3- Yargıya taşınan bu yönetmeliğin ve uygulamalar genelgesinin, eğitim öğretim yılı başladıktan sonra uygulanması neticesinde derslerin boş geçmesi ve geniş çaplı eğitim kadrosu değişiklikleri nedeniyle, öğretmen, öğrenci ve veli mağduriyetleri oluşmuştur. Özellikle öğrencilerin bu uygulamadan olumsuz etkileneceği aşikârdır.
4- Görev yerleri değişen öğretmen oranının %18 olduğu açıklanmış olmasına rağmen detaylı bir değerlendirme yapıldığında İstanbul’daki ve diğer illerimizdeki proje okullarının çoğunun açılış yılı yeni olduğundan 8 yılını dolduran öğretmenlerin, özellikle yüksek puanla öğrenci alan, tarihi niteliği olan köklü okullarda yoğunlaşmış olduğu; bu okullarda % 60 ları aşan oranda öğretmen değişikliği gerçekleştiği ve bu durumun, sorunlara ve belirsizliklere yol açtığı görülmektedir. Proje Okulları´nda görev yeri değiştiği ifade edilen 1.187 öğretmenin 906’sı bu okullardandır. Örneklemek gerekirse:
İstanbul Erkek Lisesi 36 öğretmenden 20’si % 56
Vefa Lisesi 46 öğretmenden 28’i % 61
Pertevniyal Lisesi 56 öğretmenden 30’u % 54
Kabataş Erkek Lisesi 67 öğretmenden 30’u % 45
Kadıköy Anadolu Lisesi 84 öğretmenden 52’si % 62
Cağaloğlu Anadolu Lisesi 45 öğretmenden 19’i % 43
Ankara Atatürk Lisesi 106 öğretmenden 68’i % 68
Bornova Anadolu Lisesi 95 öğretmenden 92’ü % 96
İzmir Cihat Kora Anadolu L. 49 öğretmenden 30’u % 61
Balıkesir Sırrı Yırcalı A.L. 65 öğretmenden 54’ü % 83
Eskişehir Anadolu Lisesi 60 öğretmenden 40’ı % 67
5- Milli Eğitim Bakanlığı denetiminde yapılan sınavlarda ülke çapında yüksek başarı elde eden öğrencilerin, öğrenim göreceği okullarda görev yapacak öğretmenlerin de, öğrencilere benzer şekilde niteliklerinin uygunluğu, mesleki başarıları göz önüne alınarak yakın zamana kadar süre geldiği üzere sınavla atanmaları gerekliliği vardır. Ancak bu okullardaki atamaların genel Milli Eğitim sistemi dışına çıkartılarak doğrudan Bakanlık tarafından yapılması yönünde bir uygulama getirilmiştir.
6- Proje Okulları´na ilişkin uygulamanın ilgili tüm taraflarca tartışılarak ve tarafların katkıları alınarak daha kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiği, proje okulu olarak adlandırılan 163 okulun türleri, kuruluş amaçları, yapıları gereği aynı düzenlemelere tabi tutulmasının eğitim uygulamaları açısından doğru sonuçlar vermeyeceği düşünülmektedir.
7- Proje Okulları konusu, öğretmen yetiştirme politikası ve diğer toplumsal gelişmelerle birlikte ele alınmadan değerlendirilemez ve konuyla ilgili bir çözüm önerisi getirebilmek için öncelikle bir eğitim vizyonuna sahip olmak gerekir. Eğitimin amacı tek tip insan yetiştirmek değil, farklılıklara saygı duyan, kendini ve diğerlerini tanıyan, anlayan, iyi ilişkiler kurabilen bireyler yetiştirmek olmalıdır.
8- ´´Proje Okulu´´ kavramı 2014 yılında mevzuata ilk kez girdiğinde yapılan açıklamalar, proje okullarında, özellikle deneysel laboratuvarlar kurulacağı ve yurt içi/yurt dışı üniversitelerle çeşitli konularda işbirliği yapılacağı yönündedir. Oysa bugün gelinen noktada söylenenlerin hiçbirinin gerçekleşmediği; 2014 yılından 2016´ya kadar proje okulları konusunun askıda kaldığı, bu yönetmeliğin yayınlanması ile birlikte, değişik boyutları ile tekrar gündeme geldiği görülmektedir.
Özetle;
· Köklü camia okulları, geçmişleri ve akademik başarıları ile zaten Milli Eğitim için örnek olacak projelere, başarılara ve tarihe sahiptir.
· Köklü okullarda bu çaptaki büyük değişimlerin ve herhangi bir nitelik ya da başarı kriteri gerektirmeyen atamaların yapılmasının doğuracağı sıkıntılar göz önüne alınmalıdır.
· Köklü okulların mezunları %60 lara varan öğretmen rotasyonu sonucunda okullarının kurumsal kültürünün, geleneklerinin değer kaybedeceğinden, kurumsal hafızalarının silineceğinden ve kurumsal kimliklerinin kaybolacağından endişe duymaktadır. Öğretmen rotasyonlarının kademeli olarak gerçekleştirilmesi önerisi dikkate alınmalıdır.
· Eğitim yılı başladıktan sonra yapılan rotasyon uygulamasının, yargı kararları netleşene ve ilgili tüm taraflar görüşlerini ileterek yönetmeliğe katkılarını sunana dek durdurulması sağlanmalıdır.
· Yönetmelikle ilgili değişiklik önerilerimiz;
ü Ülke çapında yüksek başarı elde eden öğrencilerin öğrenim göreceği okullarda görev yapacak öğretmenlerimizin de, öğrencilere benzer şekilde niteliklerinin ve mesleki başarılarının göz önüne alınarak -yakın zamana kadar süre geldiği üzere- sınavla atanmalarının yapılması sağlanmalıdır.
ü Proje okulu olarak belirlenecek okulların tür ve başarılarına uygun biçimde ve ana amaca uygun olarak, Yönetmelikte daha önceleri olduğu gibi ayrı ayrı değerlendirilmeleri ve farklı düzenlemelere konu edilmesi, Camiaları tarafından her anlamda desteklenen "köklü okullar"ın bu yönetmelik içerisinde geçmişten gelen özellikleri korunarak ve başarıları gözetilerek farklı hükümlere tabi olmaları gerekmektedir.
ü Okullarımızdan mezun öğretmen, yönetici ve akademisyen görevlendirilmelerinin önemli olduğunu ve belirlenecek genel kriterleri sağlayan mezunlarımıza okullarımızda görev yapmada eşitler arasında öncelik tanınması Camia dayanışması ve tarihsel devamlılık anlamında katkı sağlayacaktır.
ü Yönetmelikte bahsedilen "Proje danışma kurulunda" camialarımızın sivil toplum kuruluşlarının etkinliğinin artması ile kamu hizmetine sivil toplum katkısının önü açılmış olacaktır.
ü Camialarımızın sivil toplum kuruluşlarının yönetmelikte belirtilen "üçüncü kurumlar" gibi; okullarımız ile destek ve proje konularında protokol imzalayabilmelerine olanak sağlandığında okullarımıza yarar sağlayacak bir model oluşturulabilir.
ü Öğrenci seçimi(merkezi sınav) ve nakil konularında objektif, başarı ve puana dayalı sistemin hiç bir şekilde esnetilmemesi gerekmektedir.
· Özellikle köklü camiaların okullarına sahip çıktığı bu dönemde çözüm arayışları hukuk çerçevesinde, akılcı ve sonuç odaklı olmalıdır.
· Gerek Anayasa Mahkemesi nezdinde gerek Danıştay ve İdari mahkemeler nezdindeki dava süreçlerinin yakından izlenmesi gerekmektedir.
· Platformun çalışmaları, değişiklik önerileri ve talepleri bir öneriler bütünü olarak Bakanlığa sunulacaktır. Sonuç bildirgemizde vurgulanan tüm başlıkları içerecek şekilde bir ´´ Proje Okulları Yönetmeliği´´ öneri metni oluşturup Milli Eğitim Bakanlığı’na ve kamuoyuna sunulacaktır.
Bizler ülkemizin eğitim sistemine çok uzun yıllardır önemli katkılar sağlayan, önemli değerler yetiştiren ve her alanda başarısını ve farklılığını kanıtlamış köklü tarihe sahip ve Camia bilinci oluşmuş olan okullarımızın başarılarını artırarak sürdürebilmelerini, diğer okullar için model teşkil etmelerini, okul mezunlarının eğitime daha fazla destek ve kaynak sunabilmesini amaçlıyoruz.
Tüm derneklerin ortak yaklaşımının, öğrencilerin mağduriyetini gidermek ve bu yönetmeliğin, okullarımızın köklü geçmişlerine ve geleneklerine uygun hale getirilmesini sağlamak yönünde olduğunu bir kez daha vurgulamak isteriz.
Kamuoyuna saygıyla sunarız.
İzmir Koleji ve Bornova Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği
İstanbul Erkek Lisesi Mezunlar Derneği
Kadıköy Maarif Koleji ve Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği
Vefalılar Derneği